24 Kasım 2013 Pazar
Uykudan Önce
Uyumadan evvel, canım Zeynep'in hediyesi Metis Ajanda takıldı gözüme. Bugün öğretmenler günün yanısıra hiçbir şey satın almama günüymüş. Gülümsedim. Hala gülümsetiyor canım Zeynom. Uyumadan evvel niyetim aslında kitap okumaktı ama takıldım kaldım burda. Oya Baydar, Kayıp Söz bu ara okuduğum kitap. Ama bilmem neden, ilerlemiyor bir türlü. Kıyamıyorum da, beni içine çekeceği zaman gelene kadar sebat etmem gerekli sanırım. Henüz çok başında olmama rağmen, kitabın büyüsünün kendini hemen elevermeyeceğini sezebiliyorum. Kitaba birazdan döneceğim ama dönmeden bir şey gördüm, onu yazacağım. Sanırım, Zeynep de, blogunda bunu türküler ile ilgili yazısında bunu yazmıştı. Ama blogu açıp bakamıyorum, beni çok acıtıyor, sesini duyar gibi, duvara arkasını yasladığını görür gibi oluyorum canım Zeynomun. Bir şiir mi arıyordum, şu an ne aradığım konusunda en ufak bir şey kalmamış aklımda, bir bloga rastladım. Orda şu satırlar el etti bana. Burdan da paylaşmadan geçemedim. Sanırım, bunu burdan aktardıktan sonra üzerine söz söylemek ayıp olur. Çok hisle yazılmış demekle yetinip, kitabıma dönüyorum. "kürtçe dedi anneannem, kalbin dilidir. türkçe, müziktir. bir şarap deresi gibi akar, yumuşak, tatlı, parlak. bizim dilimiz, diye bağırdı acının dilidir. ölümü tattık hep; dilimizde nefretin, acının yükü var…”
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.